Devlet-i Aliyye Ocakları Sultan II.Abdülhamid Han’ın En Büyükoğlu Şehzade Selim Efendinin oğlu Şehzade Abdülkerim Efendinin Torunu Osmanlı Hanedan (1924) Sürgününden Sonra Türkiye Cumhuriyeti Devletinde Doğan İlk Şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu Tarafından Kurulmuştur. Resmi İmparatorluk İsmi olarak Devlet-i Aliyye (Büyük Devlet) terkibini kullanan Osmanlı Ecdadımızdan Aldığımız Şuur ve Kültür Mirası Üzerine Derneğimizin İsmi Devlet-i Aliyye olarak başlamaktadır.

    Copyright © 2024. Devlet-i Aliyye Ocakları

    Mevlana Hz. ‘’Hayatta en sevdiğim üç şey; Sema, Hamam ve Şerbettir’’ der.

    Osmanlı mutfağı, asilzadelere hizmet verdiğinden olsa gerek genel olarak kaliteli malzeme, bol çeşit ve abartılı bir mutfak olarak geçti tarihe. Sadece yemek olarak değil içecek çeşitliliği olarak da… Ayran, boza, şıra, süt, salep, komposto ve şerbetten bahsediyoruz. Şerbet kibarlığın sembolüydü, misafirperverliğin ve zengin sofraların baş tacıydı. Özel olarak kurulan helvahaneler; şerbet, turşu, helva, reçel, hoşaf yapar ve soylu saraylılara satarlardı. Halk arasında da şeker, bal ve limonla yapılanı yaygındı. Hatta bazı türleri hastalık tedavilerinde de kullanılırdı.

    Şerbet o dönemler önemli ve çok yaygındı. Evliya çelebi Seyehatnamesi’nde İstanbuldaki şerbetçilerden bolca bahsetmiştir. Şerbetçiyan-ı piyade yani ayakta şerbet satanlar, zamanla isteğe göre şıra ve bozaya geçiş yapmışlardır.

    Osmanlı mutfağında zirveye çıkan oralardan çıkıp dünyaya yayılan şerbet, önceleri sıcaklarda serinlemek için ferahlatıcı içecekler olarak rağbet gördü, sonra özellikle İtalya’da değişik meyva suları ile sorbetto olarak yerini aldı ve dünya mutfak mirasının önemli bir yerine oturdu.

    Türkler içeceklerini soğutmak için kar kullanırlardı (Karsambaç; Kar ve pekmez şerbeti). Bundan etkilenen italya, sorbeyi karla yapmaya başladı ve içine kullandığı süt ve kremayla ilk dondurmanın temellerini atmış oldu.

    Kanuni Sultan Süleyman Han Hz. sıcak bir yaz gününde yeniçeri ortalarını ziyaretinde susadığını söyler, bir tas içerisinde soğuk şerbet ikram edilir ve “Sarayımda böylesini içmedim” buyurur.Tası altınla doldurup geri verir ve bunun bir nevi uzlaşma işareti sayıldığıda bilinir.

    Bizler de geleneğimiz üzere ikramımız olan şerbetlerimizin taslarını muhabbet ile doldurarak duası ile…

    Emeği geçen Antalya İl Teşkilatımıza teşekkür ederiz. Rabbim kesenize bereket gönlünüze muhabbet versin inşaAllah. Bereketiniz daim olsun.

    Posted in
    Etkinlikler

    Related Posts

    0

    No products in the cart.

    ">

    Yardım merkezine hoşgeldiniz.

    Mesaj gönderin
    Çağrı merkezimizi arayın
    E-posta gönderin
    WhatsApp
    Sizi Arayalım